Yılın son haftasının ana temasına uygun olarak, markaların toplam reklam harcamalarına bakıp aşağıda kişisel bir 2001 değerlendirmesi yaptım. Elimizde tüm markalar için kapsamlı değerlendirme yapacak yeterli veri olmadığını peşinen söylemeliyim. Yani çoğunun pazar payı gelişimini, rekabete has özel durumları, ciro ve karlılığını bilmiyoruz. Benim yapmaya çalıştığım, ticari performanstan ziyade, yapılan reklam harcamaları karşılığında markaların sağladığı yararlara, iletişim etkinliğine yönelik kişisel gözlemlerimi sıralamak:
Bence, bu yıl yaptığı yatırımın karşılığını en iyi alanlar:
Hazır Kart, Petrol Ofisi, Sütaş, İpek şampuan, Lipton, Dandy markaları, Bibo
Bugünkü yatırımın karşılığını yarın alacaklar:
Digiturk, Axa Oyak, Dove, Danone
Tabloda ciddi bir yatırım yapmış görünüp de benim hatırlayamadığım reklamlar:
Kristal Kola, Yimpaş, Splesh, Sleeper
Sanki bu kadar harcamasa da olurdu dediklerim:
Osmanlı, Prima, Akbank, Vefat-başsağlığı ilanları
Daha çok harcasa yararını görürdü diye düşündüklerim:
BIM, Fiat, Vestel, Efes Pilsen, Henkel, Aygaz, Migros, Selpak
Krizde yatırım yaptığını zanneden “Kriz Kurnazı”:
Ülker, the sabun köpüğü reklamcısı (en son Petit Beurre hariç)
Klasman dışı:
Medya
(gerçekte ne harcadığını ve ne yarar sağladığını ölçemiyoruz ama boru değil, en tepedeler)
Business as usual:
Coca Cola, P&G
Sessiz ve derinden:
HSBC
Seneye bu sırada göremeyebiliriz:
Calgon, Signal, Tang, Kosla
Harcadığı kadar etkin olamadığını düşündüklerim:
Yapı Kredi, Genel Sigorta, İş Bankası, Arko nem, Domestos, Galatasaray
Hacıağa: Aria
Özel vaka. Son yılların banka ve internet şirketlerinin yerini aldı. Hesapsız harcama şampiyonu. Geçmişin Fenerbahçe başkanları gibi, harcayalım da şanımız yürüsün. Plan ne , program ne, hedef var mı? Hayır, diğerlerini de gaza getiriyor, hepsi birden batacaklar.
Güme giden reklam:
Fanta, rakip otobüse binen taraftar (Reklamın mesajını, ruhunu kavrayamayan üç-beş fanatik Fenerlinin baskısıyla yayından kaldırıldı)
Yılın Promosyonu:
Mavi Menü
Yılın en yaratıcı reklamı:
Kristal Elma’yı beklemeyi öneriyorum. Bu kadarı beni aşar.
Özel bağ kuran:
Coca Cola Ramazan kampanyasında, abisini yemeğe bekleyen küçük kız reklamı… Ben üniversiteye başladığımda o yaşlarda olan kardeşim Gonca’nın eve dönüşlerimi beklemesini hatırlattığı için bana çok hitap etti ve torpil geçtim ama Hakkı Devrim de o reklamdaki duygu yükünden bahsettiği için yalnız sayılmam.
Gülümsetenler:
Telsim-Cem Yılmaz, özellikle de Ajda Pekkan esprisi
Telsim: Yılmaz Erdoğan, telefon sesini ağzımla yaptım finali
Doğuş Çay: Değildur!
Visa: Çölde “Singing in the rain”
McDonald’s, şok indirimler
Bonus Card, peruk takan ünlüler
Palio, bisikletli
Scenic RX4, sakız patlatan inek
Star Gazetesi; “Star yazıyorsa doğrudur” sloganı (!)
Neden bu kadar az?
Bu tabloda beni en çok şaşırtan, güldüğüm reklamların azlığı oldu. Hafızamı zorladım ve daha fazla bulamadım. Böylesine ağır bir kriz yaşadığımız 2001 yılında, reklam yaratıcıları insanlarımızı biraz daha fazla gülümsetmeye çalışamaz mıydı?