Barışın Sıcaklığı 05.02
Kişisel Değerlendirme

İdeal Kart-Orhan Gencebay

1……10
Vurucu 8
Tek fikir üzerine kurulu 7
Hedef izleyiciye uyar 8
Ürün filmin kahramanı 6
Zevkle izlenir      10
Markayı güçlendirir 9

Nedir bu reklamı böylesine sevdiren diye sorulduğunda, bir iletişim profesyoneli olarak önce yaratıcı fikrini öne çıkarmam lazım. Bu hoş film özgün bir yaratıcı fikir üzerine kurulu gerçekten de. Sonra başarılı yönetim ve oyunculukların fikri aktarma konusunda sağladığı katkıya değinmeli. Basit bir mekanda olağanüstü etkili bir film çekilmiş. Bas gitar çalan genci daha önce görmüştük. Aslında Orhan Gencebay’ı da sinema filmlerinden hatırlıyoruz ama benim aklımda kalan, şarkı söylemekten öteye gitmeyen kasıntı bir oyunculuktu. Cevher vardı da ortaya çıkartmak için Ferzan Özpetek mi gerekiyordu acaba?

Sonuçta fikriyle, yönetimiyle, oyunculukları, montajı ve müziğiyle nefis bir iş; ama başka şeyler de olmalı çünkü bu reklam beni resmen duygulandırıyor. Çevremde de benzeri elektrik alıyorum. Yukarıda saydıklarım yetmiyor, hayata dair birşeyler daha var…

Ben bu reklamın, yıllardır basit tabirle “kutuplara ayrılmaya” çalışılan bir toplumda, barış, hoşgörü ve uzlaşmadan yana eğilimli insan yüreğini ısıtan bir yönü olduğunu düşünüyorum.

Yetmişli yıllara gidiyorum. Timur Selçuk-Orhan Gencebay polemiğinde sembolleşen arabesk tartışmalarına. Gelişen bir müzik türüne duyduğumuz refleks tepkiyi ve anlamaya çalışmadan doğrudan dışlayışımızı bugün normal karşılıyorum da, müziği dinleyenleri ve dinlemeyenleri kabaca arabeskçi (yoz) ve modern olarak bölüşümüzü gerçekten yadırgıyorum.

Zaman içinde Orhan Gencebay da, biz de, ülke de değişti ve yeni bir noktaya gelindi. Yakından takip etmiyorum ama galiba müziği eskisi kadar karamsar ve iç gıcıklayıcı değil. Modern kesim de, Yılmaz Karakoyunlu gibi istisnalar dışında daha anlayışlı yaklaşıyor. Ayrıca son yıllarda yaşadıklarımız bize esas yozluğun nerede olduğunu gösterdi ve Orhan Gencebay topluma iyi mesajlar veren, örnek insan olarak dimdik ayakta kaldı. Artık böyle bir düzeltmenin zamanı gelmişti ve İdeal reklamı bize bunu getirdi. Uzlaşmanın, barışın sıcaklığını verdi.

Orhan Baba’nın bir reklamda oynaması başlı başına bir olay ama senaryo da bu ikna sürecinde önemli bir paya sahip olsa gerek. Öyle ya bu filmde Gencebay yıllardır anlatmak istediklerini söylüyor, kendi mesajını veriyor. Örneğin Türkan Şoray’ın oynadığı ikinci filmde yukarıda saydıklarımdan eser yok. Kuvvetli bir yaratıcı fikri olmayan sıradan bir öykü. Bu da ister istemez ilk filmde biraz Orhan Gencebay’dan ve yıllardır içinde biriktirdiklerinden kaynaklanan bir fark olduğunu gösteriyor.

Peki toplumsal mesajlar dışında bu reklamın ürüne faydası var mı? Öykü ile ürünün doğrudan bağlantılı olmadığını kabul etmek lazım. Filmlerdeki idealler ile “İdeal kart” sadece isim olarak aynı. Reklam fikri ürünün yararına doğrudan bağlı değil ama bunu bir eleştiri konusu yapmayacağım. Özellikle İş Bankası ve Yapı Kredi’nin tüm kredi kartlarına taksit vs özellikleri kazandırmalarından beri ortalama tüketici kartların yetenekleri konusunda yeterince bilgi sahibi.

Ve artık birbirlerine iyice benzeyen kredi kartları veya doğru deyişle ödeme sistemlerinde marka adına yapılacak olan, kişiliklere göre farklılaşmaya gitmektir. (Örneğin Bonus Card) İdeal Kartın da bu reklamlarla tutarlı bir marka karakteri (veya misyonu) oluşturmaya başlayıp başlamadığını ise sonraki uygulamalar gösterecek.

Öte yandan, İdeal Kart reklamları maksadını aşan misyonlar yüklenip beğeni kazansa da Dışbank’ın az şubeli orta boy bir banka olması ticari başarıyı kısıtlayan bir gerçek. 400,000 müşteri hedefleyen bir kartın, milyonlarca müşterisi olan büyükler arasında uzun vadeli rekabet gücü azdır. Yani ürün ve iletişim ne kadar başarılı olursa olsun, “dış” faktörlerden dolayı İdeal’in gideceği yollar sınırlı görünüyor. Bilmediğimiz bir büyüme planları yoksa tabii.

Yorumlar
Bütün Yorumlar.
Yorumlar